Sosyal Medya & Görsel Düzenleme Teknikleri

Sosyal medya içerikleri oluştururken görsel düzenleme tekniklerinden olabildiğince faydalanmak ve kaliteli içerikler oluşturmak gerekmektedir. İlgi çekici paylaşımlar yapabilmek için güçlü görseller kullandığınızda, diğer sosyal medya kullanıcılarının sizi çok daha fazla takip ettiğini, daha sık beğendiğini , daha kolay yorum yaptığını ve sunduğunuz hizmetlere daha çok ilgi duymaya, hatta satın almaya başladıklarını gözlemlersiniz. Bu sebeple sosyal medya gönderileriniz için görsel seçiminin önemi asla küçümsenmemelidir. Zira kullandığınız görsellerin kalitesine göre pazarlama stratejiniz olumlu veya olumsuz etkilenecektir.

Görsel kullanımının gücünü anlamak için, Google Doodle’ı örnek verebiliriz. Bütün Dünya’da en çok kullanılan, en popüler arama motoru bile ana sayfasının görünümünü her gün değiştirerek, açılış sayfasını ziyaret etmemiz ve diğer arama motorları yerine onu kullanmamız için bizlere neden yaratıyor. Sosyal medyada kullanılan içerik görselleri de tam olarak benzer bir etkiye sahiptir. Güçlü bir etki bırakan, kaliteli görseller kullanırsanız daha çok etkileşim alırsınız.

Görsel kalitesinin ne kadar önemli olduğunu sayısal verilerle de açıkça ortaya koyabiliriz:

• Görsel içeren Linkedin gönderileri ortalama %98 daha yüksek yorum oranına sahiptir.
• Görsel içeren tweetlerin etkileşim alma olasılığı diğerlerinden tam üç kat daha fazladır.
• Görselli Facebook gönderileri her zaman çok daha fazla etkileşim almaktadır.
• Bir görsel içeren sosyal medya gönderilerini hatırlama olasılığımız %65 oranında daha fazladır.

1. Görselleri sosyal medya stratejinizin bir parçası haline getirin

Sosyal medyada paylaşım yaparken güçlü görseller kullanmak önemlidir ama tek başına yeterli değildir. Zira kullanılan görselleri sosyal medya stratejinizle de desteklemeniz şarttır. Paylaşılan görseller grafik açıdan son derece başarılı olsa da amaç, anlatım, zamanlama ve diğer stratejik unsurlar olmadan gönderilerinizden verim almanız çok zor olacaktır.

Sosyal medya platformlarında yer alan bütün firmaların bir marka kimliği ve görsel dili vardır. Bazı işletmelerin sosyal medyada diğerlerinden daha akıcı şekilde yer almasının sebebi görsel stratejilerini daha başarılı şekilde oluşturmalarından kaynaklanır.

Görsel stratejisi oluştururken dikkat edilmesi gerekilen en önemli konular şunlardır:

• Hedef kitle: İşletmenizin hitap ettiği kitlenin ilgi alanları hakkında bilgi edinin ve ne türde görsel içerikler görmek istediklerine odaklanın.
• Konsept panosu: Görsellerin ana çizgisini oluşturup, yapılacak paylaşımların yönünüzü şekillendirmeye yardımcı olacak içerik, renk paletleri ve diğer görselleri bir araya getirip, ortaya çıkan bütünlüğü değerlendirin.
• Temalar. Yinelenen temalar kullanarak farklı kombinasyonlar oluşturun. Mesela Air France’ın Instagram akışı, genellikle hedef çekimleri ve uçak fotoğraflarının bir kombinasyonunu içerir.
• Platform: Görsel stratejinizi her bir sosyal kanal için nasıl uyarlamanız gerektiğini düşünün.
• Zamanlama. Görseller veya videolar içeren gönderilerinizi sosyal medyada etkileşimin yoğun olduğu saatlerde paylaştığınızdan emin olun. Ama detaylarda kaybolmadan büyük resmi de düşünün. İleriye dönük planlamalar yapmak, dijital pazarlama bütçenizi ve sosyal medya paylaşım takviminizi daha iyi yönetmenize yardımcı olacaktır.

2. Yaratıcılığın temellerini öğrenin

Hiç düşündünüz mü, bir görseli başarılı veya başarısız yapan unsurlar nedir? Elbette kaliteli görseller oluşturmanın tek bir sihirli formülü yoktur. Ancak sosyal medyada verim alabileceğiniz görsel materyeller oluştururken kullanabileceğiniz ve grafik tasarımcılar tarafından mutlaka dikkate alınması gereken bazı temel kurallar vardır.

• Net bir odak: Görselin konu ile alakalı, tek bir odak noktasına sahip olmasını sağlayın.
• Üçte bir kuralı: Bazı istisnai durumlar dışında, odak noktasını tam olarak ortalamamak daha iyi sonuç verir.
• Doğal ışık: Görüntünüz çok karanlık olmamalıdır. Ancak fazla aydınlatıranız da yapay durur. Doğal ışık kullanın.
• Kontrast: İyi bir kontrast ayarı bir görsele denge verir. Fotoğraf kolayca algılanır ve yazıların okunması daha kolay olur.
• Renk uyumu: Birbirini tamamlayıcı renkler seçin ve her görselin kendi renk çarkını oluşturmaya özen gösterin.
• Basit ve sade: Görseliniz karmaşık ögelerden oluşmasın. Sade olsun ve iletmek istediğiniz mesajın anlaşılması kolay olsun.
• Az düzenleyin: Düzenleme yaparken çok da abartmayın. Filtreler kullanırken doğallığı kaybetmemeye özen gösterin.

3. Ücretsiz araç ve kaynaklardan yararlanın

Markanızı temsil eden sosyal medya hesaplarınız üzerinden gönderiler paylaşırken özgün içerikler oluşturabilmek için aslında konusunda uzmanlaşmış bir fotoğrafçı veya profesyonel bir grafik tasarımcı ile çalışmak genellikle oldukça iyi neticeler verecektir. Ancak kısıtlı bir bütçeye sahip olduğumuz dönemlerde ücretsiz çözümlerden faydalanmak, bizim için daha iyi olabilir.

Görsel tasarımı için kullanabileceğiniz bazı seçenekleri aşağıda sizin için listeledik:

A- En popüler ve ücretsiz 5 görsel sitesi: Unsplash, Gratisography, Adobe Stock Free Collection, Pikwizard, RawPixel

B- Instagram hikaye şablonu araçları: Unfold, A Color Story, Easil, Mojo, Vista Create

C- Instagram için görsel düzenleme: VSCO Ios, VSCO Android, Avatan Ios, Avatan Android, Snapseed Ios, Snapseed Android

4. Görsellerin telif hakkını ciddiye alın

Kullanılacak olan görsellerin kaynağını bulmak her zaman kolay değildir. Ancak kaynak belirtmeden, özellikle de ticari bir amaçla kullandığımız görseller yüzünden ciddi cezalar alabilirsiniz. Başkasına ait esere, kendi eseri olarak ad koyan kişiler altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezasıyla cezalandırılır. Bu fiilin dağıtmak veya yayımlamak suretiyle işlenmesi hâlinde, hapis cezasının üst sınırı beş yıl olup, adlî para cezasına hükmolunamaz.

Görsel, fotoğraf, grafik şablonlar ve kullanım hakkını satın aldığınız diğer çizimleri kullanmadan evvel mutlaka öncelikle kaynağını bulmaya çalışın. Görselin kullanımı ile ilgili net olmayan bir şeyler varsa, daha fazla ayrıntı için görsel sahibine veya satın aldığınız siteye danışın.

Birlikte çalıştığınız fotoğrafçılarla da işin çerçevesini net bir şekilde belirlemeniz gerekir. Lisanslama ve sözleşme söz konusu olduğunda, anlaşma aşamasında olduğunuz sanatçıların kreatifini nerede kullanmayı planladığınız, haklarına kimin sahip olduğu vb. gibi konular anlaşma metninde açıkça belirtilmiş olmalıdır.

5. Resimleri doğru ebatlara göre boyutlandırın

Sosyal medyada bir görsel paylaşırken yapabileceğiniz en büyük hatalardan birisi, yanlış boyutlarda görseller kullanmaktır. Zira yanlış en ve boy oranına sahip olan veya düşük çözünürlükteki görselleriniz uzatılabilir, kırpılabilir ve her türlü orantısız bir şekilde takipçilerinize sunulacaktır. Böylece profesyonellikten son derece uzak bir görüntü sergilemiş olursunuz ve bu pazarlama hatasının telafisi yoktur. Acemilik, markanızı gerçekten çok kötü gösterir.

Her platformun kendine has özellikleri vardır ve içeriğinizi her zaman bu kurallara göre uyarlamanız gerekecektir. Ayrıca daima en yüksek görüntü kalitesini hedefleyin ve düşük piksel ve çözünürlüklerdeki çalışmaları asla kullanmayın.

Sosyal medya paylaşımları için görsel boyutlandırma tavsiyeleri:

• Instagram hikayesinde yatay bir fotoğraf paylaşmak isterseniz, görselinizle uyumlu bir arka plan oluşturun veya uygun bir hazır şablon kullanın. Böylece paylaşımınız acemice yanlış boyutlarda hazırlanmış gibi görünmez ve çok daha fazla etkileşim alır.
• Hikayeler ve diğer dikey içerikler, kullanılan cihaza bağlı olarak farklı şekilde görüntülenebilir. Bu yüzden gerektiğinde mobil cihaz simülatörlerinden faydalanarak, bütün cihazlar üzerinde iyi görünecek görseller hazırlamaya özen gösterin.
• En üstteki ve en alttaki 250-310 piksele yazılar veya diğer önemli ögeleri koymayın. Çünkü bazı cihaz modellerinde o kısımlardaki alanlar kesilebilir veya görüntülenmez.
• Görselinizi yayınlamadan önce, filtreleme sayfasında yer alan küçük resimlere bakarak Instagram’ın akış ızgarasındaki dikey bir fotoğrafın kırpıldığında nasıl görüneceğini önizleyerek anlayabilirsiniz.
• Kitlenizin hangi cihazları kullandığını görmek için istatistik raporlarınızı ve diğer veri analizlerini düzenli şekilde kontrol edin.
• Yeni trendler var ise, uyum sağlayın ve görsellerinizi buna göre boyutlandırıp tekrardan servis edin.

Lays’in yatay ızgara kullanım örneği:

Instagram da paylaşım yapan Lays markası, birden çok kareye gönderilen büyük bir fotoğrafla ızgaranın sınırlarını zorluyor. Tek bir görseli parçalı şekilde kullanarak bütünlüğü yakalamak olağan üstü bir görüntü verse de, unutmayın ki bu tarz paylaşımlar yaptığınızda sonraki gönderilerinizi teker teker yaptığınızda önceki bütünlüğü kaybedersiniz. Ya da görüntüyü karıştırmamak üzere, bütün paylaşımlarınızı üçer üçer yapmaya devam edebilirsiniz. Bu noktada tercih sizin…

6. Metin kullanımına dikkat edin

Görseller ile birlikte metin kullanacağınız zamanlarda her ikisinin de oranını iyi ayarlamak gereklidir. Örneğin seçtiğiniz bir görselin üzerine bir alıntı metni kondurmak isteyebilirsiniz veya bir başka görsel ile birlikte stilize tipografiler kullanmayı seçebilirsiniz. Yaratıcılığın sırırı yok elbette ama ne yaparsanız yapın, metin oranını fazla abartmayın. Ünlü mimar Ludwig Mies van der Rohe’nin dediği gibi ‘Less is more’, yani ‘Az çoktur’ kuralını uygulayın ve grafik tasarımında her zaman sadelikten yana olun.

Görsellerdeki metinler her zaman kalın, okunaklı, anlaşılır ve öz olmalıdır. Okunabilmesi için metin ve arka plan arasında yeterli kontrast olduğundan emin olun. WCAG tarafından oldukça net şekilde tanımlanmış yönergeler (WCAG) doğrultusunda, 4,5 ila 1 arasında bir kontrast kullanılması önerilmektedir.

En iyi görsel ve metin oranını herkes bilmek ister. Ancak bu oranı genellemek doğru olmayacaktır. Çünkü görsel ve metin oranları yayınlanacak olan platforma göre, paylaşılacak içeriğin konusuna göre veya paylaşımın yapıldığı hesabın hedeflediği kitleye göre bile değişkenlik gösterebilmektedir. Bunun yanı sıra Facebook, %20’den az metin içeren resimlerin daha iyi performans gösterdiğini tespit etmiştir ve bu kuralı uzun seneler boyunca ücretli reklam görselleri üzerinde de uygulamıştır. Eskiden Facebook, doğru oranlara sahip olmayan reklam görsellerini yayınlamak üzere olan dijital pazarlama uzmanlarına uyarılar göstererek onları daha çok verim alabilecekleri görseller oluşturmaya yöneltirdi. Şimdilerde bu 20% görsel ve metin oranını artık mecbur kılmamakla birlikte, Facebook halen bu kurala uyanların daha fazla verim aldıklarını vurgulamaya devam etmektedir.

Paylaşılacak olan görsellere metin eklerken dikkat edebileceğiniz birkaç önemli nokta var:

• Metin, görseli ikinci plana atmadan iyileştirmelidir.
• Metnin vermek istediğiniz mesaja değer kattığından emin olun.
• Bir metin, sadece bariz olanı belirtiyorsa veya görseli tarif ediyorsa, eklemeyin.
• Yazım ve dil bilgisini üç kez kontrol edin, asla hatalı metinler paylaşmayın.
• Yazım şeklini akıllıca seçin. Yazı tipi hem tonu hem de okunabilirliği etkileyebilir.
• Yazı tiplerini karıştırmanız gerekiyorsa, bir serifi bir sans serif ile eşleştirin.
• Yeşil ve kırmızı veya mavi ve sarı renk kombinasyonlarından kaçının. WCAG’a göre, okumaları daha zordur.
• Satır uzunluğunu her zaman kısa tutun ve iyi düzenleyin. Son satırda tek bir kelime bırakmak tuhaf görünebilir.

7. Uygun olan yerlerde logonuzu kullanın

Sosyal medya üzerinden paylaştığınız görsellerin üzerine firmanızın logosunu eklemek, pazarlama stratejinizi güçlendirmek adına iyi bir fikir olabilir. Örneğin Pinterest platformu üzerinden logo içeren görseller paylaştığınızda, oldukça verimli geri dönüşler alabilirsiniz. Çünkü Pinterest üzerinden kaydedilen herhangi bir görsel yeniden kaydedilme potansiyeline sahiptir ve logosu olmayan bir pinin nereden geldiği kolayca unutulabilir. Ayrıca Pinterest’e göre, marka logosu içeren pinler, içermeyenlere oranla daha güvenilirdir ve çok daha yüksek performans gösterme eğilimindedir.

İyi bir marka bilinci oluşturmak için dikkat çekici olmak gereklidir. Ancak bunu rahatsız edici bir ölçekte yapmamaya özen göstermemiz gerekir. Bir başka deyişle, bir görsele logo yerleştirirken, çerçevenin bir köşesine küçük bir logo yerleştirmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Ayrıca logonuzun rengi arka fonla çakışıyorsa veya görselin önüne olması gerekenden daha fazla geçiyorsa, gri tonlamalı veya nötr bir fonu tercih etmek daha yerinde bir seçim olacaktır.

Logo kullanımında aşırıya kaçmak acemi bir görüntü vermenize sebep olacaktır. Örneğin Twitter, LinkedIn veya Facebook avatarınız şayet firmanızın logosu ise, o zaman kapak başlığınızda da logo kullanmanız yerinde olmaz. Logonuzu her zaman dengeli bir şekilde kullanmaya özen göstermelisiniz. Mesela her Instagram gönderisine bir logo eklerseniz, profilinizin akış ızgarası çok da şık durmayacaktır. Kaldı ki zaten her instagram görselinin bir logoya ihtiyacı olmayabilir.

8. Konsepti doğru şekilde vurgulayın

Reklam ögenizdeki kişiler, hedef kitlenizin çeşitliliğini yansıtıyor mu? Görselleriniz kadın haklarına yönelik klişeleri pekiştiriyor mu? Takipçilerinizi pozitif düşünmeye yeterince teşvik ediyor musunuz? Bunlar sosyal medya paylaşımlarınız için görselli içerikler hazırlarken kendi kendinize sormanız gereken sorulardan sadece birkaç tanesi.

Bir konsept oluştururken elbette ilk önce hitap etmeye çalıştığımız hedef kitleyi tanımlayan özelliklere odaklanırız. Kendimize benzettiğimiz veya ortak noktalarımız olan birisini gördüğümüzde, onun kullandığı bir hizmeti denemeye daha hevesli oluruz. Bu yüzden kitle analizleri hazırlayarak ulaşmak istediğiniz pazarın demografisini iyice anladıktan sonra bu bilgileri kreatif sürece dahil etmek oldukça başarılı sonuçlar verecektir.

Aslında hedeflediğiniz bir kitleye tamamen hitap edebilmek için belirlediğiniz konsepti sadece görseller üzerinde kullanmaktan öteye gitmek de gerekmektedir. Örneğin ekibinizi de bu doğrultuda çeşitlendirebilir, ofis dekorasyonunuzun verdiği mesajları gözden geçirebilir, katılmayı planladığınız sosyal etkinlikleri bile bu hedefe yönelik olarak seçebilirsiniz. Bu noktada önemli olan konseptin bütünlüğünü sadece sosyal paylaşımlarınız üzerinden değil, işinizle ilgili olan tüm alanlarda yansıtabilmektir.

9. Animasyonlu gönderiler tasarlayın

Instagram’da her gün paylaşılan 95 milyon’un üzerinde gönderi arasından sıyrılıp, daha dikkat çekici paylaşımlar yapabilmek için animasyon içeren gönderiler düzenleyebilirsiniz. Böylece içerikleriniz daha kolay ön plana çıkar ve aldığınız etkileşimlerde artış olur.

GIF’ler ve videolar paylaşımlarınıza canlılık ve hareket katarken, aynı zamanda anlatım dilini de güçlendirir. Yüksek bütçeli IGTV reklam videolarından, daha amatörce hazırlanmış fotoğraflı animasyonlara kadar pek çok farklı türü deneyip, kendimize en uygun olanlar arasından seçim yapmak iyi bir fikirdir.

10. Alternatif metin kullanmaya alışın

Herkes görsel içeriklerinizi aynı şekilde deneyimleyemez. Sosyal medya için yaratıcı kreatifler üretirken, mümkün olduğu kadar çok insana ulaşmayı hedeflemeniz gerekir. Erişilebilir içerikler sayesinde çok daha geniş bir hedef kitleye ulaşabilir ve muhtemelen rakiplerinizin hiç bir zaman zaman sesini duyuramayacağı kitleler ile iletişime geçme şansını yakalamış olursunuz.  Daha da önemlisi bu yaklaşımınız, müşterilerinizden saygı ve bağlılık kazanmanıza yardımcı olur.

Sosyal medyada daha fazla kişiye erişebilmek için kullanabileceğiniz çeşitli yöntemler vardır:

• Alternatif metin: Alternatif metinler kullandığınızda, görme bozukluğu olan kişilerin de görsellerinizi algılamasını sağlamış olusunuz. Facebook, Twitter, LinkedIn ve Instagram epey bir süredir alternatif metin resim açıklamaları için alanlar sağlıyor. Bu alanları boş bırakmaktansa kullanmaya alışan sosyal medya içerik yöneticilerinin oldukça pozitif geri dönüşler aldığı günümüzde artık iyi bilinen bir gerçek.
• Altyazılar: Eğer sosyal medya hesabınızı profesyonelce yönetmek istiyorsanız, günümüzde yayınladığınız bütün videolar kesinlikle altyazı içermelidir. İzleyicilere altyazı eklemek sadece işitme zorluğu yaşayanlara yönelik olarak düşünülmemelidir. Sesin kapalı olduğu ortamlarda bulunanlar veya bir dili yeni öğrenmekte olan kullanıcılar da oldukça fazladır. Ayrıca, altyazılı videoları izleyen kişilerin gördüklerini hatırlama olasılığı da çok daha yüksektir.
• Açıklayıcı notlar: Alt yazılardan farklı olarak, bir videoya ortamın atmosferini tarif eden açıklayıcı notlar eklemek o anda konuşulmayan veya bariz olmayan bazı önemli durum, görüntü veya sesleri tanımlar. Bir videoya açıklayıcı konuşma sesi eklemek veya bir görüntünün canlı olarak anlatıldığı videolar çekmek de en az aynı oranda başarı sağlayacak yöntemlerdir ve sosyal medya pazarlama uzmanları tarafından daima tavsiye edilir.

11. SEO çalışmaları yapın

Evet, doğru duydunuz. Görselleriniz de aynı metin içerikleriniz gibi arama motoru optimizasyonu (SEO) için uyumlu bir hale getirilebilir ve hatta getirilmelidir. Özellikle internet üzerinden görsel aramanın iyi ce popüler bir hale gelmesiyle Pinterest Lens, Google Lens ve Amazon’un StyleSnap’i gibi araçların da kullanımı gün geçtikçe artmaya devam ediyor. Ancak Google’ın ve diğer arama motorlarının endeksleme botlarının tahmin edeceğiniz üzere resimleri okuyabilmek gibi bir becerileri yoktur. Bu nedenle kullandığınız görsellerin içeriğini, alt etiketler kullanarak arama motorlarına bildirmeniz gerekmektedir.

Görseller için arama motoru optimizasyonu söz konusu olduğunda Pinterest bu konuda en ileri düzeyde olan platform olarak bilinir. Bu sebeple tıpkı diğer arama motorlarında olduğu gibi, görsel açıklamalarınızda ve alt etiketlerinizde doğru anahtar kelimelere yer vermeniz önemlidir. Instagram’da ise hashtag’ler anahtar kelimelerin yerini alır. Bu yüzden keşfet sekmesinde yer alabilmek ve gönderilerinizden daha iyi sonuçlar alabilmek için hashtag’leri coğrafi etiketler ve ilgi çekici içerik metinleri kullandığınızdan emin olun.

Sosyal medya gönderileri üzerinden verimli geri dönüş almak isteyen herkese verdiğimiz en önemli üç tavsiyeyi hatırlatmak da bu noktada faydalı olabilir:

1- Sosyal medya paylaşım içerikleriniz her zaman kaliteli, kısa ve öz olmalıdır.

2- Sosyal medyada paylaşılan görsel veya videolarınız her zaman yazılı içeriklerinizle uyumlu, dikkat çekici ve doğru ölçülerde olsun.

3- Sosyal medya paylaşımlarınızı doğru zamanda gönderilmek üzere planlayın ve ideal gönderi sıklığına uygun bir biçimde yayınlanmasını sağlayın.

Paylaşım verimini arttırmanın en kolay yolu

Özellikle birden fazla sosyal medya kanalı üzerinden hesaplar yönetiyorsanız paylaşımlarınızın sıklığını ve gönderi zamanını en verimli saatlere göre planlamanın ne kadar zor bir iş olduğunun zaten farkındasınızdır. Farklı sosyal medya platformları üzerinden gönderi yapmanız gerektiğinde, paylaşımlarınızı gelişi güzel bir biçimde yaparsanız içerik gönderilerinizden verim almanız neredeyse imkansız bir hale gelir. Her sosyal medya kanalının kendine has paylaşım aralıkları ve en verimli saatleri vardır. Eğer bütün mecralar üzerinden etkileşim alabilecek şekilde paylaşımlar yapmaya kendinizi adarsanız, bu seferde bunu başarabilmek adına çalışma masanızdan hiç kalkmamanız gerekecektir.

Bütün sosyal medya platformları üzerindeki hesaplarınızı profesyonelce yönetmek ve tüm gönderilerinizin en verimli saatlerde paylaşılmasını sağlamak için size sosyal medya içeriklerinizi önceden planlamayı öneriyoruz.

Dijital Panelim hesabınıza giriş yaptıktan sonra Türkiye’nin en çok tercih edilen sosyal medya yönetim aracını kullanarak, bütün gönderilerinizi en doğru zamanlarda ve otomatik olarak yayınlanacak şekilde ayarlayabilirsiniz. Böylece bütün gönderilerinizi tek seferde planlayıp, ay boyunca her gönderinin hedef kitlenizle doğru gün ve saatlerde paylaşılmasını sağlamış olursunuz.